ARKADAŞIM ÖĞRETMENİM

Merhaba güzel okuyucular, bu ayki sayımızda sizlere Akdeniz’in saklı incisini tanıtmak istedik. Eminiz bu şehrin adını duydunuz, belki bazılarınız ziyaret ettiniz ama şehir hakkında ne kadar bilgi sahibisiniz?

Mersin; başta Akdeniz Bölgesi’nin sonrasında Türkiye’nin kendi kendine yetebilen, hemen hemen her sektörde hatırı sayılır çalışmaları olan nadir şehirlerimizdendir. Özellikle son yıllarda turizm alanında kaydettiği gelişmelerle Akdeniz’in yaz turizmi şampiyonu Antalya’ya rakip olacak konuma gelen Mersin’in nüfusunda, diğer sektörlerde de yaşanan benzer gelişmeler sayesinde hızlı bir artış gözlenmiştir. Mevsimsel göçler harici güncel nüfus 2 milyona yaklaşmıştır. Bölge, nüfus çokluğu bakımından Türkiye’nin en büyük 11. ili olup Akdeniz, Mezitli, Toroslar ve Yenişehir merkez ilçeler olmak üzere 13 ilçeden oluşmaktadır.

Mersin yöresine ait bilinen en eski isim Kizzuvatna’dır fakat yüzyıllar boyu bölgeye hakim olmuş çok sayıda uygarlıkla beraber bölgenin ismi de zamanla çeşitli değişikliklere uğramıştır. Günümüzde Alanya ve Erdemli’nin sınırlarını oluşturduğu bölgeye Anadolu Selçukluları döneminde İçil adı verilmiş, Osmanlı Dönemi’nde sancak olarak kullanılan bölge Cumhuriyet’in ilk yıllarında İçel adını almıştır. 1924 yılında il ilan edilen Mersin, Büyük Mersin’in oluşturulması amacıyla 20 Mayıs 1933 tarihinde İçel iline katıldı. 1985-1990 yılları arasında yaşadığı hızlı nüfus artışı sonucu 2 Eylül 1993’te Büyükşehir unvanı kazandı. Haziran 2002’de İçel adı Mersin olarak değiştirildi.

Bu güzel şehrimizin coğrafyası ve ikliminden bahsetmeden olmaz. 36-37° kuzey enlemleri, 33-35° doğu boylamları arasında yer alan Mersin’de tipik sıcak ve ılıman astropikal iklimi hakimdir. Bu yörede görülen iklim tipi yaygın olarak Akdeniz iklimi diye de anılmaktadır. Bu iklim tipinde yaz ayları sıcak ve aşırı nemli, kış ayları ise ılık ve yağışlıdır. Bitki örtüsünün çeşitliliği ve insan yaşamı açısından oldukça elverişli bir iklime sahip olan Mersin’in sıcaklık ortalaması 22°C civarındadır. Bu özelliğiyle Türkiye’nin ve Avrupa’nın en sıcak kesimidir. İl en fazla yağışı Aralık-Ocak döneminde almaktadır.

Aynı zamanda önemli bir iç turizm merkezi olan Mersin Sahil Yolu’na yapılan yeni oteller sayesinde bu sektörden de gelir elde edilmeye başlanmıştır. Bütün bu saydıklarımızın yanında karayolu taşımacılığı, yat turizmi gibi alanlarda da kendinden söz ettiren Mersin, bütün bu artılarıyla alışveriş merkezi yatırımcılarının gözdesi haline gelmiştir. 2009 yılında Avrupa’nın en iyisi seçilen Forum Mersin Alışveriş Merkezi, Mersin Marina , Sayapark AVM ve Palm City AVM şehirde yer alan başlıca alışveriş merkezlerindendir. Alışveriş merkezlerinin turist çekmekte payı olduğu inkar edilemez. Bunlara ek olarak Mersin doğal güzellikleri ve tarihi eserleriyle de göze çarpan bir şehrimizdir. Bir sonraki ziyaretinizde uğramanız gereken yerler ve bu yerler hakkında bilgileri sizin için derledik.

Sahip Çıkmamız Gereken Ortak Miras

Bu listeye UNESCO Dünya Miras Alanları kapsamında bulunan Alahan Manastırı ve Aziz Pavlus Anıt Müzesi ve Kuyusundan bahsetmeden başlasak olmazdı. Alahan Manastırı Mut, Aziz Pavlus Anıt Müzesi ve Kuyusu ise Tarsus ilçesinde yer almaktadır.

Yüzyılların Önemsizleştiremediği Bir Höyük

Bir sonraki gezi durağımız 9000 yıllık geçmişiyle Yumuktepe Höyüğü’dür. Toroslar ilçe sınırında yer alan ve Neolitik Dönem’den Bizans’a kadar kesintisiz yerleşimin devam ettiği bir merkezdir. Dünyada bu kadar uzun süre boyunca yerleşim yeri olarak kullanılması açısından büyük öneme sahiptir.

Mersin’in İncisi Kız Kalesi

Korykos’ta yaşayan krallardan biri, bir kız çocuğunun olması için, gece-gündüz dua edermiş. Sonunda dileği yerine gelmiş ve çok güzel bir kızı olmuş. Güzel olduğu gibi yardımseverliğiyle de herkesin sevgisini kazanmış. Bir gün Korykos kentine bir büyücü gelir. Kral kızının geleceğini öğrenmek ister. Büyücü kızın geleceği hakkında, “Kralım, güzel kızınızı 18. doğum gününde bir yılan sokacak ve kızınız ölecek. Bu yazgıyı kimse bozamayacak. Acıyı yaşayacaksınız. Siz de engel olamayacaksınız” der. Kral kızını korumak için Korykos Kalesi karşısındaki adacığın üzerine bir kale yaptırır. Hizmetçileriyle beraber güzel kızını bu kaleye kapatır. Aradan yıllar geçer, kızın 18. yaş günü gelip çatar. Bütün ülkeye derin bir hüzün hakimdir. Ertesi sabah kızın hala hayatta olduğu haberi bütün ülkeye yayılır. Lanetin kalktığını düşünen kral 40 gün 40 gece kutlama yapacağını duyurur. Kutlamalar sırasında kaleye hediye olarak bir sepet Tarsus Beyazı getirilir. Kızın bu üzümleri çok sevdiğini bilen hizmetçi sepeti kızın odasına çıkartır. Kutlamalardan sonra uyumak için odasına çıkan kızı sepetin içindeki yılan sokar ve kız uykusunda ölür. Kaderin kaçınılmazlığını anlatan bu efsane Mersin’in Erdemli ilçesinde bulunan Kız Kalesi’ne aittir.

Dinlerin Ortak Mirası Yedi Uyurlar Mağarası

Şimdi bahsedeceğimiz doğal güzellik ise farklı dinler açısından önem taşıyan, Tarsus ilçesindeki Encülüs Dağı eteklerinde bulunan Eshab-ı Kehf Mağarasıdır. Doğal bir çöküntünün mağara şeklini alması sonucu oluşmuştur. Halk arasında ziyaret dağı olarak bilinen dağdaki mağaranın içinde üç adet tünel bulunmaktadır. Eshab-ı Kehf mağarası, Hristiyan ve Müslüman toplulukların kutsal ziyaret yeri olarak kabul edilmektedir