Bu kitapta, projede yer alan her bir öğrenci kendine ait kullanıcı ve şifre ile giriş yapmış kendisine ait olan sayfa numarası için hikayeyi yazmış, görselleri oluşturmuş ve seslendirmesini yapmıştır. Görev dağılımı aşağıdaki gibidir:

Sayfa no: 5 Öğrenci Adı : İbrahim Burcu S./ Burcu SABURLU /     Erdem Bayazıt Ortaokulu

Sayfa no:6 Öğrenci Adı : Elifnur Burcu S./ Burcu SABURLU /        Erdem Bayazıt Ortaokulu

Sayfa no: 7 Öğrenci Adı : Ahmet Burcu S./ Burcu SABURLU /       Erdem Bayazıt Ortaokulu

Sayfa no: 8 Öğrenci Adı : Bora Burcu S./ Burcu SABURLU /          Erdem Bayazıt Ortaokulu

Sayfa no: 9 Öğrenci Adı :Beytullah Burcu S./ Burcu SABURLU /   Erdem Bayazıt Ortaokulu

Sayfa no:10 Öğrenci Adı :Kerem Burcu S./ Burcu SABURLU /      Erdem Bayazıt Ortaokulu

Sayfa No:11 Öğrenci Adı: Cemre Burcu Y. /Burcu YENİSU/ Hasan Gülişan Arseven Kız A.İ.H.L

Sayfa No:12 Öğrenci Adı: Semanur Burcu Y. /Burcu YENİSU/ Hasan Gülişan Arseven Kız A.İ.H.L

Sayfa No:13 Öğrenci Adı: Feyza Burcu Y. /Burcu YENİSU/ Hasan Gülişan Arseven Kız A.İ.H.L

Sayfa No:14 Öğrenci Adı: Ceylin Burcu Y. /Burcu YENİSU/ Hasan Gülişan Arseven Kız A.İ.H.L

Sayfa No:15 Öğrenci Adı: Ayşe Gökçen Burcu Y. /Burcu YENİSU/ Hasan Gülişan Arseven Kız A.İ.H.L

Sayfa No:16 Öğrenci Adı: Sıla Burcu Y. /Burcu YENİSU/ Hasan Gülişan Arseven Kız A.İ.H.L

Sayfa No:17 Öğrenci Adı: Ahmet Züfiye H. /Zülfiye HACIOĞLU/ Akçağlayan İhsan Dikmen İlkokulu

Sayfa No:18 Öğrenci Adı: Ali Züfiye H. /Zülfiye HACIOĞLU/ Akçağlayan İhsan Dikmen İlkokulu

Sayfa No:19 Öğrenci Adı: Eliz Züfiye H. /Zülfiye HACIOĞLU/ Akçağlayan İhsan Dikmen İlkokulu

Sayfa No:20 Öğrenci Adı: EymenZüfiye H. /Zülfiye HACIOĞLU/ Akçağlayan İhsan Dikmen İlkokulu

Sayfa No:21 Öğrenci Adı:İlknur Züfiye H. /Zülfiye HACIOĞLU/ Akçağlayan İhsan Dikmen İlkokulu

Sayfa No:22 Öğrenci Adı: Yarent Züfiye H. /Zülfiye HACIOĞLU/ Akçağlayan İhsan Dikmen İlkokul

Ailesi Selim ve Serra'yı her yaz olduğu gibi bu yaz da İztuzu Plajına karetta karettaları görmeye getirmişti.

Plaj uzaktan harika görünüyordu. Selim ve Serra karetta karettaları görmek için sabırsızlanıyorlardı.

Sahile yaklaştıkça bir tuhaflık olduğunu anladılar. Her yer çöp içindeydi. Denizin üzerinde mazot gibi simsiyah bir şeyler yüzüyordu. Her yıl geldikleri bu muhteşem plajın çöplüğe dönüştüğünü gören çocuklar hayretle etraflarına bakıyorlardı. 

"Ama bu pisliğin içinde hiçbir hayvan yaşayamaz ki!" diye haykırdı Selim."Balıklar,yengeçler hepsi karaya vurmuş. Şu denizin üzerinde yüzen bir bot mu? Aman Allah'ım biz ne yaptık!"

"Çevrelerine nasıl bu kadar duyarsız olabiliyorlar. Anlamak mümkün değil"dedi Serra.

Selim: "Bak şuradaki kulübenin üzerinde Karetta Karetta Rehabilitasyon Merkezi yazıyor. Bence gidip neler olduğuna bakmalıyız." 

Karetta Karetta Rehablitasyon Merkezi

Merkeze gelen  Selim ve Serra burada bir büyük hayal kırıklığına uğrarlar. 

Selim'in her yaz severek izlediği, adeta sahiplendiği "Yeşil Tosbik" tedavi altına alınmıştı.

Sedyede onu  baygın ve yaralı bir şekilde gören çocuklar, gözyaşlarına hakim olamadılar.

Telaşlı bir şekilde merkezdeki doktora kaplumbağanın durumunu ve Yeşil Tosbik'in nasıl bu hale geldiğini sordular.

Aldıkları cevap karşısında oldukça şaşırıp üzüldüler.

Birbirlerine sarılarak teselli bulmaya çalışan kardeşler, bir yandan da doktorun söylediklerini akıllarından çıkaramıyorlardı.

Doktor çöplerin denizde oluşturduğu zehirli gaz ve atıklardan dolayı Yeşil Tosbik'in bir daha sağlıkla bu plajda yüzemeyeceğini, yaşamının sonuna kadar tedavi altında kalabileceğini söyledi.

 Bunun üzerine hüzünle hastaneden ayrılan kardeşler plajın hala çöplük içinde olduğunu hatırlayıp kendilerini sahilde buldular. 

Uzun uzun denize baktılar.

Zihinlerinde hep aynı soru:

"Caretta Carettaların yuvası bu güzelim plaj,bu eşsiz deniz, bu kirlilikten nasıl arınır?"

 Bu güzel hayvanların yaşam alanlarını onlara tekrar kazandırmak için nasıl harekete geçebiliriz?

Tüm bu yaşananlar sonrasında kardeşler üzüntülerini bir kenara bırakıp hemen harekete geçmeye karar verdiler.

Bu işin altından iki kişi olarak kalkamayacaklarını fark ettiklerinde arkadaşlarına ve tüm tanıdıklarına yaşanan bu çevre kirliliğini haber vermeleri gerektiğini düşündüler.

Bizi bu halde gören babam , hemen kıyı belediyesini arayıp durumu bildirdi. 

Sahile gelen kıyı ekipleri bu olayların sık sık tekrarlandığını , sanayi atıkları ve birçok plastik atığın denize atıldığını , bunu her hafta gözlemlediklerini söyledi.

Gelen ekipler bize denize atılan çöplerin ve atıkların ellerinden geldiğince arındırılmaya çalışıldığını ifade etti.

   Peki bu kadar çaba yeterli miydi ?

Selim ve Serra ailesi ve etraftaki kişilerden yardım istedi. Sahildeki çöpleri el birliği ile topladılar. 

Kendilerinin yapamayacakları kısımlar için neler yapılabileceğini ailelerine sorup yardım istediler. Denizin temizliği için ilgili yerler arandı ve yetkili kişiler de sahile geldi.

Gelen kişiler denizin o halini ve oradan ne kadar çöp toplandığını görünce bu kadarını tahmin etmediklerini söylediler ve hemen harekete geçildi.

Deniz yüzeyindeki mazotumsu maddeler ve içindeki tüm çöpler arındırıldı. Yine aynı hale gelmemesi için etraftaki iş yerlerine ve bu kirlilikten sorumlu olabilecek her şeye denetim getirileceği sözü verildi.

Selim ve Serra günlerce süren temizleme işlemlerini izlediler. İnsanların artık böyle duyarsız, doğayı ve hayvanları düşünmeden hareket etmemelerini dilediler. Sonuçta dünyanın geleceği buna bağlıydı.

  Selim ve Serra yetkililerden sahil ve denizdeki temizleme işlerinin yolunda gittiğini öğrendiklerinde çok sevindiler.

  Sahildeki işleri biter bitmez karetta karetta Yeşil Tosbik'i görmeye gittiler. Yeşil Tosbik iyileşecekti ve denizine kavuşacaktı. Bir kez daha mutlu oldular ve İztuzu'ndan huzurla ayrıldılar.