Yaz mevsimi başlamıştı. Tüm öğrenciler gibi ben de karnemi almıştım. Karnemin güzel olmasının mutluluğu ile tatil için plan yaptık ve hazırlıklarımızı tamamlayarak yola çıktık.

Planımız dedemin köyüne giderken yolumuzun üzerindeki hayvanat bahçelerini de ziyaret etmekti. Çünkü ben hayvanları çok seviyordum. Hatta bu yüzden veteriner olmak istiyordum.

Artık yolculuk başlamıştı ve yol boyunca bir sürü fotoğraf çekme imkanım da olacaktı. Çok heyecanlıydım.

İstanbul'dan yola çıkarken hava bulutluydu. Bu duruma üzülmüştüm ama bu durum kısa sürmüştü. Epey de bir yol gitmiştik.

Bolu'ya geldiğimizde hava günlük güneşlikti. Mola vermeden devam ettik. Artık Ankara'ya varmak üzereydik. Hayalini kurduğum hayvanlar aklıma geldi. Fotoğraf makinemi hazırladım.

Babamın dikkatini dağıtmadan ona yavaşlamasını söyledim. Çünkü dikkatimi çeken şeyler olmuştu. Düşlediğim gibi bir hayvanat bahçesinin yakınından geçiyorduk ve bazı hayvanlar serbestçe dolaşıyordu.

Hemen babamın durmasını istedim. Annem kardeşimle ilgileniyordu. Babamdan izin istedim ve arabadan indim. Hemen çevredeki hayvanların resmini çekmeye başladım. Bu çok eğlenceli bir duyguydu. Hayallerimin bu kadar erken gerçekleşeceğini tahmin etmemiştim. Olayların bu şekilde başlaması tatilimin çok iyi geçeceğini düşündürerek beni heyecanlandırmıştı. Ama birden karşıma diğer hayvanların yanı sıra kocaman bir filin çıkması beni çok şaşırttı. Tabi bir de yavrusu.Heyecanım daha da arttı. Bu arada biraz da korktuğumu itiraf etmeliyim.

Şaşırmıştım çünkü Ankara'nın göbeğinde bir filin karşıma çıkacağını da hiç tahmin etmemiştim. Bu hayvanat bahçesinde bile olsa mümkün değildir diye düşünmüştüm.

Çok duygusal ve merhametli olan fillerin Afrika'da yaşayan hayvanlardan olduğunu öğretmenimizden ve okuduğum kitaplardan öğrenmiştim. Ayrıca fillerin iyi duyduklarını, iyi yüzdüklerini, büyük olmalarına rağmen arılardan korktuklarını ve yardımsever olduklarını biliyor muydunuz? Bir de hortumlarının onların en önemli organları olduğunu hatırlıyorum. Üzücü olansa neslinin gün geçtikçe azaldığını duymamdı.

O gün sonradan öğrendim ki bu sevimli fil ve yavrusu, tabi bir de diğer hayvanlar o gün hayvanat bahçesinden kaçmışlar. Çünkü hayvanat bahçesi sorumluları hayvanların bakımını yaparken kapıları açık unutmuşlar. Böylece hayvanların bazıları hayvanat bahçesinin dışına çıkmışlar.

Tabi ki hemen hayvanları arama çalışmaları başlatılmıştı.