Dünyada yaşanan gelişmeler her alanda bilginin hızla değişmesine ve bilgiye olan ihtiyacın sürekli artmasına neden olmuştur. Eğitim,bireye bilgiler kazandırma amacının yanında, kazandırdığı bilgileri kullanma, yaşama aktarma ve yeni durumlara uyarlama amaçları taşımaktadır. Geleceğin öğretmeninin bu projeyle 21.yy becerilerini geliştirirken; öğrencilerini sanat,bilim,teknoloji, edebiyat ve oyun ile geleceğe hazırlaması beklenir.Öğrencilerimizin hazırladıkları sloganlarla açıklacak olan atölye kapılarıyla,proje senaryomuz gereği her atölye için belirlenen iki görevi tamamlamaları gerekmektedir. Proje sürecinde duvarların ötesinde öğrenme imkânı sunan araştırma,işbirliği, etkileşim,geliştirme,üretim ve sunum öğrenme alanları uygulamalı olarak keşfedilecektir. Atölyelerde görevini tamamlayan öğrencilerimiz,kahramanları olan öğretmenlerine temsili geleceğin öğretmeni rozetleri toplayacaklardır. Beş rozeti tamamladıklarında öğretmenlerine "Geleceğin Öğretmeni Sensin" güçleri kazandıracaklar.

Developments in the world have caused the rapid change of information in every field and the need for information to increase continuously. In addition to the purpose of providing information to the individual, education also aims to use the information gained, to transfer it to life and to adapt it to new situations. While developing the 21st century skills of the future teacher with this project; Students are expected to prepare for the future with art, science, technology, literature and games. Our students are required to complete two tasks determined for each workshop as per our project scenario with the workshop doors, which will be explained with the slogans they have prepared. During the project process, research, collaboration, interaction, development, production and presentation learning areas that offer learning opportunities beyond the walls will be explored in practice. Our students, who have completed their duties in the workshops, will collect representative badges of the future teacher for their teachers, who are their heroes. When they complete the five badges, they will give their teachers "You are the Teacher of the Future" powers.

Sevcan Kepir Şimşek

Yıldırım Beyazıt İlkokulu, Pursaklar Türkiye

   Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde. Pek çok insan yaşarmış ülkelerin birinde. Gökten iniverdi bir şey birden bire. Ben diyeyim peri padişahı, siz deyin köse berberin evladı. Öyle bir zaman dilimi ki bu zaman, akılları şaşırtır bu masalı anlatan.  Kulak verelim bu masala sonumuzu hayra yora.

     Zamanın birinde, belki bir Kaf Dağı'nın ardı belki yanı yanı başımızdaki bir ağaç kavuğunun içinde kurulan Devler Ülkesi'nde yaşayan bir cüce maske varmış. Etraf o kadar eşsiz ve büyükmüş ki bizim küçük maske fark edilmezmiş bile. Yanındaki büyük renksiz maskelerin dalga konusu olurmuş rengarenk minik görüntüsüyle.     

Şebnem Yaşar Kip

TOKİ Halit Öge İlkokulu, 

Bahçelievler Türkiye

        Günler, geceler gelir geçer; bizim küçük maskenin göz yaşları dinmek bilmezmiş. "Ne yapsa da arkadaşlarının alay konusu olmaktan kurtulsa?" diye kara kara düşünür, dururmuş.

        Günlerden bir gün küçük maskenin aklına bir fikir gelmiş. Kocaman renksiz maske arkadaşları ormanda oturup sohbet ederlerken bizim küçük maske de bir ağacın yapraklarının arasına saklanmış. Neyse ki rengarenk görüntüsü sayesinde diğer maskeler onu göremiyorlarmış. Bizimki yaprakların arasından başlamış arkadaşlarını dinlemeye...

Olcay  ARAS

Selçuklu İlkokulu, 

Seydişehir Türkiye

Bir de ne duysun!

Kral; hasta kızı için renkli, eğlenceli ve kızının moralini düzeltecek bir maske arıyormuş.

      Dev maskelerden biri demiş ki:

      -Ne yapıp edip o saraya girmeliyiz. Kralın İstediği maske biz olmalıyız.

     -Ama nasıl? Biz renkli değiliz ki... diye devam etmiş diğer dev renksiz maske.

      O sırada çok heyecanlanan ve şöyle bir kendine bakan bizim renkli cüce maske; yerinde duramayarak birden ağaç yapraklarının arasından seslenmiş.

Meral TALI

Çukurkuyu Dr. Fatma 

Erol İlkokulu, Bor Türkiye

-Arkadaşlar ben tamda kralın aradığı maskeyim, diyerek heyecanla  çıkmış ağaçların arasından.

Onu gören dev maskeler dinlenildiklerini anlayınca hiddetlenmişler...

_Sen nasıl gideceksin bakalım ,onca uzun yolu?Hem ne çok tehlikelerle dolu demişler.

Bizim cüce maske dahada bir hırslanmış kralın hasta kızının yanına gitmeye...

_Anlatın bakalım demiş nedir o tehlikeler?

Friends saying I'm just the mask the king was looking for.

The giant masks that saw her were enraged when they realized they were resting.

_Let's see how you go ,let's see all the way?They said how full of dangers.

Our dwarf mask  even more to go to  the sick daughter of the ambitious king .

_Tell me what she said ,what are those dangers?

İlknur DUMAN SEÇER

Mehmet Dinler İlkokulu, 

Ürgüp Türkiye

Büyük renksiz maskeler başlamış anlatmaya : 

Yolda, koca burunlu, koca ağızlı devler kabilesinin yanından geçeceksin, sakın bu minicik boyunla onlara görünmeye kalkma, yoksa sana zarar verirler.

Sonra... 

Mutsuz devler köyü de yolunun üstünde, onların böyle renkli şeylere asla tahammülü yoktur. Seni yok etmeye çalışırlar.

   Bunu duyan küçük, renkli maske düşünmüş ve...

Big colorless masks have begun to tell, you will pass by the tribe of Giants with a big nose and a big mouth.Do not try to see them with this tiny neck or they will hurt you.

Then in the unhappy village of Giants, on your way, they never tolerate such colorful things, they try to destroy you. Hearing this, he thought the little colored mask and...

Gülay GÜLMEZ 

Edirne Merkez Trakya 

Birlik İlkokulu, Merkez Türkiye

   Bütün bu anlatılanlara rağmen küçük maske, kralın hasta kızının yanına gitmekte kararlıymış. Sabah olduğunda yola koyulmuş. Ormanların içinden geçmiş. Nehirleri, dağları aşmış. 

  Renksiz maskelerin anlattığı koca burunlu koca ağızlı devlerin kabilesine gelmiş. Devlerin kabilesini  minik boyunun avantajıyla atlatmış.  Sırada  mutsuz devler köyü varmış. Mutsuz devler köyünde bulaşıcı hastalıktan dolayı  herkes çok mutsuzmuş. Küçük maske, mutsuz devler köyü için bir plan yapmalıymış. O anda kendini beyaza boyama fikri zihninde canlanmış. Beyaz rengiyle dikkat çekmeden mutsuz devler köyünden geçebileceğini düşünmüş.

Despite all this, the little mask was determined to go to the king's sick daughter. In the morning he set out. He's gone through the forests. It crossed rivers and mountains.   He came to the tribe of giants with a big nose and a big mouth told by colorless masks. He survived the giants' tribe with the advantage of his tiny stature. Next was the village of unhappy giants. In the unhappy giants village, everyone was very unhappy due to the contagious disease. The little mask had to come up with a plan for the unhappy village of giants. At that moment, the idea of painting himself white came to life in his mind. He thought that he could pass through the village of unhappy giants with his white color without drawing attention.

Dilek YILDIRIM

Özel Beylikdüzü Okyanus 

İlkokulu, Esenyurt Türkiye

Maskesini beyaza boyama fikrini sevmiş  ama bulaşıcı hastalıklar yüzünden mutsuz olan bu devlere de çok üzülmüş. Onlar için bir şey yapsam da hem hastalıklardan kurtulsalar hem de mutlu olsalar diye düşünmüş. Maskesini beyaza boyamış ayaklarına uzun çubuklar bağlamış ve bir dev gibi görünmüş. Hey Devler! ,diye seslenmiş. Devler şaşkınlıkla ona bakmışlar. ''Kim acaba bu dev ?''diye düşünmüşler. Onun yabancı bir dev olduğunu sanmışlar.

Bizim maske :

-Siz ellerinizi yıkayıp, etrafı temiz tutuyor musunuz? diye sormuş.

He liked the idea of painting his mask white, but was also very sorry for these giants, who were unhappy with infectious diseases. He thought that even if I did something for them, they would both recover from illnesses and be happy. He painted his mask white and tied long sticks to his feet and looked like a giant. Hey Giants! he called out. The giants looked at him in surprise. They thought, "Who is this giant?"

Our mask:

-Do you wash your hands and keep the surroundings clean? he asked.

Student:Nima M.

Beylikdüzü Okyanus Primary School

Esin TÜRKER

Nevşehir Necip Fazıl 

Kısakürek İlkokulu, 

Merkez Türkiye

Devler de : Ellerimizi yıkıyoruz;etrafımızı temiz de tutuyoruz.Ama hastalıktan bir türlü kurtulamıyoruz demişler.
Bizim maske ; Ama sadece ellerinizi yıkamaniz yetmez.Bu hastalıktan kurtulmak için birbirinizden uzak durmanız yani mesafenizi korumanız gerekir demiş.
Mutsuz devler biraz düşünmüşler.Sonra içlerinden biri :
- Ama iyi de mesafemizi nasıl koruyacağız diye sormuş bizim küçük maskeye.

Giants also said: We are washing our hands and keeping our surroundings clean, but we cannot get rid of the disease. Our mask; But it is not enough to simply wash your hands. To get rid of this disease, you need to stay away from each other, that is, to keep your distance. The unhappy giants thought a little, then one of them: - But he asked our little mask how to keep our distance.