Eskiden bende sizin gibi düşünürdüm yani başka gezegenlere gidebilmek için illa ki bir rokete binmek ve astronot olmak gerektiğini... Öncelikle size kendimi tanıtayım ben bir kaşifim, şimdi size hikayemi anlatayım

Uzun yıllar önceydi Pasifik okyanusunda yeni keşifler yapmak için yola çıkmıştım, okyanusun dibinde parlayan bir şey gördüm ve bu yüzden de dalgıç kıyafetlerimi giyip derine daldım. 

Orada bir mağaranın girişini gördüm oraya doğru yavaşça yüzdüm, 

mağaraya girince orada su olmadığını gördüm ve oksijen maskemi çıkardım. 

Yola devam ettiğimde orada bir köprünün olduğunu gördüm ve ilerleyim derken etrafında ilginç parlak yazıların bulunduğu tuhaf yuvarlak bir şekle bastığımı gördüm, birden her yer bembeyaz oldu ve bir sansıntı meydana geldi.

Sonra kendimi başka bir yerde buldum biraz inceleme yaptıktan sonra Venüs’te olduğumu fark ettim. Ama nasıl nefes alıyordum? Üzerim yapışkan, ışıltılı, daha önce hiç görmediğim tozlarla kaplıydı demek ki bu sayedeydi. Bu gezegenin atmosferinde sülfürik asit bulunurdu ama ben etkilenmiyordum bu inanılmaz bir şeydi. Çok sıcak bir gezegen olduğu için terlemeye başladım sıcaklık 400 derece idi ama yanmıyordum, kendimi süper kahraman gibi hissetmiştim

Etrafta biraz dolaştım, incelemeler yaptım, sırt çantamdan fotoğraf makinemi alıp fotoğraflar çektim, çantamda hep bulunan bayrağımı astım sonra biraz ileride bir mağara gördüm.